ÇOCUK ONLAR

Bu aralar internet ortamında sosyal paylaşım sitelerinde bir video dolaşıyor..Bu video aynı zamanda bazı Tv kanallarında da gösterildi..İki küçük kız çocuğu ,kendilerini videoya çekmişler. Biri ,şarkı söylerken birden tokatı patlatıyor diğerine ..Tokadı yiyen çocuk hem acıyla kıvranıyor hem de görüntüden çıkmamak için çaba gösteriyordu.


Ne kadar içler acısı bir durum değil mi?
O yaştaki çocuklar ,şiddeti öğreniyorlar ve bunu normal görüyorlar.Gelişen teknoloji de çocuklarımıza bunu fazlasıyla öğretiyor..

Kendi çocukluğumuzun oyunları ne kadar basit olsalar da, bir o kadar keyifli, zararsız ,adı üstünde ÇOCUK OYUNLARI idi.Yağ satarım,bal satarım, körebe, sek sek, saklambaç …
Şimdi ise bakın, sokakta oynayan çocuk sayısı zaten ve maalesef çok az.
Bu konuda ailelere hak veriyorum çünkü o kadar kötü olaylar yaşanıyor ki..Doğal olarak çocuklar evde boş zamanlarını bilgisayar başında geçiriyorlar.Bilgisayarda oynadıkları oyunların da çoğu şiddet içeren oyunlar.

Oysa ki hem kendilerini geliştirmek hem de enerjilerini doğru yönde kullanmaları gerek..
Çocuk onlar,çocuk olmalılar..Zaten bir gün büyüyecekler..Ama içlerinde bir yerde gene çocuk kalacaklar..
Yaşamalılar ,doyasıya çocukluklarını yaşamalılar..
Ve yaşamalılar ki ,kendi çocuklarına da yaşatmalılar..

Yazık ki, artık evlerde çocuk sesleri çok fazla duyulmuyor..
Odalarında,bilgisayar ve televizyona hapsediyorlar kendilerini..
Kendi dünyalarını kuruyorlar..
Çocuk neşeleri, toz pembe hayalleri buz gibi bir ekranda karanlığa gömülüyor..
Biz izin vermeyelim kör bir kuyunun içinde kaybolmalarına..
İzin vermeyelim, kalabalık içinde yalnız kalmalarına..
Gülen gözlerinin ışığı hiç sönmesin..
Çocuk olsunlar,oynasınlar çocukça..Yaşasınlar çocukça..
Doya doya..


Figen Geri

www.hayatadokun.net ' ten alınmıştır.