KADIN FİLOZOF


Hayatın birçok alanında olduğu gibi, düşünsel bir etkinlik olan felsefede de kadınların adı anılmıyor. Felsefe tarihine bir göz atarsak, Platon, Kant, Hegel gibi erkek filozofların yanında kadın filozofların adından hiç söz edilmiyor. İngiltere'de BBC' nin dinleyicileri arasında yaptığı “Dünyanın en büyük filozofu kimdir?” konulu ankette ilk yirmiye hiçbir kadın filozof girmemiştir. Bu da birçok kadın düşünürün tepkisini çekmişti. Araştırmalarımdan ve okuduklarımdan yola çıkarak kadın filozofların yaşam ve düşünceleri hakkında ufak da olsa bilgi edinebiliriz.


Hypatia, antik çağların en önemli kadın filozofudur. İskenderiyeli Hypatia (340- 415) o zamanların üniversitesi olarak kabul edilen İskenderiye’deki Museion'da felsefe, matematik ve astronomi dersleri vermiştir. Platon ve Aristotales'in tanıtılmasında dersleri etkili olmuştur. Güzel, alımlı, zeki bir kadın olmasının yanında nitelikli bir bilim insanıdır. Aritmetik alanında yazmış olduğu 13 ciltlik bir eseri vardır. Hypatia, Alman matematikçi Johannes Kepler' den önce gezegenlerin hareket ve yasalarını anlayan ve açıklamaya çalışan kişidir. Yaşadığı dönemde papazlar onu cadılıkla suçlamışlardır. Dine hizmet ettiğini sanan yobaz Hıristiyanlar tarafından kadın olduğu ve dine olan inançları Hıristiyan başpiskoposun inançlarına benzer olmadığı için pagan dersi vermesine karşı çıkmışlardır. Çünkü o dönemde akılcı verilerin belletilmesinde müsamakâr kalmak, kilise bakımından pek tehlikeli görülmüştür. Öyle ki neticede Hypatia, papazlar tarafından bir sabah evinden okuluna giderken arabası durdurulup onu zorla yakalanıp çırılçıplak soydurularak din adamları tarafından sokaklarda dolaştırıldı, saçlarından sürüklenerek bir kiliseye sokuldu, orada vücudu paramparça edilerek etleri kemiklerinde deniz kabuklarıyla ayıklandı ve kalan kısımları da ateşte yakıldı. Bu vahşetin sonunda eski Yunan’ dan kalma akılcı bilim verileri yalan sayılacak ve unutturulacaktı, ancak ne var ki “imancılık”ın “akılcılık”a kara çalmasıyla oluşan karanlık çağı bin yıllık bir sapmadan sonra tekrar Yunan kaynaklarına kavuşmasıyla gerçeklerin din kitaplarında değil,  akıl verilerinde attığının anlaşılmasıyla son bulacaktı.

Özgür düşündüğü için linç edilen Hypatia kana susamışlık derecesine varan kadın düşmanlığının ilk kanlı kurbanı olmuştur. Bu yüzden adının tarihten ve hafızamızdan silinmemesi gerekiyor.

Şükran Güvenilir

www.hayatadokun.net ' ten alınmıştır.

Comments

Popular posts from this blog

Kadınların İş Hayatında Karşılaştıkları Sorunlar – III: İstihdam Edilmiş Kadın İşgücünde Cam Tavan : (Glass Ceiling) Sendromu

Kadınların Çalışma Hayatında Karşılaştıkları Sorunlar - I: Cinsiyete Dayalı Sorunlar

Tarihsel Süreçte Kadın İstihdamı